Bugün gelişmiş ulaşım imkanları ile istediğiniz her yere seyahat ederken veya farklı tur paketleri ile tatillerinizi sınıflandırırken bu işin aslında ne zaman ve ne şekilde başladığını hiç düşündünüz mü. Yeni coğrafyaları keşfetmek için ister kendi keyfimiz olsun istersek işimiz için olsun, insanlar her zaman seyahat etmeye ihtiyaç duymuşlardır. Turizm tam olarak bunları kapsar.
Antik çağlardan beri ilk kültür turisti olan Ancona'lı Cyriacus (1391-1452), 15. yüzyılın ilk yarısında Yunan ve Roma medeniyetlerinin kalıntılarını aramak için Akdeniz'i dolaştığında ve Evliya Çelebi coğrafyaları dolaşırken bugünkü ulaşım koşullarının yarattığı bütün avantajlardan yoksundu. Modern turizm kavramının kökenine inersek, Batı ve Kuzey Avrupa ülkelerinden genç soyluların Büyük Tur adı altında yaptıkları seyahatleri 17. yüzyıla kadar takip edebiliriz: Büyük tur Avrupa'da genellikle Fransa, Almanya, İtalya ve Yunanistan'ı kapsayan bir gezi olarak düzenleniyordu. Bu geziler kişinin kendisini geliştirmek amaçlı Tarih, sanat ve kültürel mirası öğrenmek üzerine yapılırdı. Bu dönemde "Tur" terimi tanıtıldı ve kısa süre sonra "turist" terimi eğlence ve eğitim etkinliklerine katılanları ifade etmek için ortaya çıktı.
18. yüzyılda, bu gelenek zengin sınıflar arasında yaygındı ve Amerika gibi dünyanın diğer bölgelerine yayıldı. Benzer şekilde, Orta Çağ'da zaten popüler olan dini haçlar bu dönemde devam etti. 18. yüzyılın ikinci yarısında başlayan Sanayi Devrimi, dünyanın geri kalanında yayılacak büyük bir ekonomik, sosyal ve teknolojik dönüşüm yarattı. Bu değişikliklerin bir sonucu olarak, yeni sanayi alanları için işgücüne ihtiyaç duyan kırsal bölgelerden büyüyen büyük şehirlere bir göç yaşandı.
Böylece yeni sosyal sınıflar ortaya çıktı. Ulaşımdaki gelişmeler de önemliydi. Yük ve yolcu taşımacılığındaki gelişmeler, boş zamanın değerlendirilmesine, yeni eğlence ve seyahat biçimlerinin doğuşuna katkıda bulundu. İnsanlar, demiryolu ağlarının Avrupa'daki ve dünyanın diğer yerlerindeki varış noktalarını birbirine bağlamasından yararlanarak, çoğunlukla trenle seyahat etti. 1843'te trenle ilk grup turu yapıldı. Bu seferde turistlere yarışlar için yemek ve bilet sağlandı. Bu organizasyona ilk paket tur diyebiliriz.
19. yüzyılda ilk seyahat acenteleri kuruldu. İlk kuruculardan biri, gruplar için ulaşım, konaklama ve yemekler dahil olmak üzere geziler ve tatiller sunan ve böylece maliyetleri daha ucuz hale getiren ilk kişi olan Thomas Cook & Son'du. Bu, şimdi paket tatil olarak bildiğimiz şeyin kökeni olacaktır. Hatta ilk fuar organizasyonu bu tarihlerde yapıldı. Thomas Cook, 1851'de Londra'da açılan Birinci Uluslararası Sergi' ye organize ziyaretler için düzenlemeler ve ayarlamalar yaptı. Turistler İngiltere'nin farklı bölgelerinden fuar için gelmişlerdi. Rusya’ nın ilk ulusal seyahat acentesi 1885 yılında St. Petersburg'da ortaya çıktı. L.Lipson tarafından kurulan seyahat acentesi 'Dünyanın Her Yerine Halk Seyahati Girişimi' adıyla tabelasını asmıştı.
20. yüzyılın ilk yarısında, otobüs ve otomobillerin seri üretimi sayesinde turizm sektörü büyümeye devam etti. Kıyı turizmi önem kazanmaya başladı ve II. Dünya Savaşı'ndan sonra Akdeniz kıyılarının popülaritesi hızla arttı. Ayrıca, hava taşımacılığındaki (charter uçuşlar) gelişmelerin yanı sıra çalışma mevzuatındaki ilerlemeler ve sosyal refahtaki artış, turizmde bir patlamaya yol açtı.
Sonraki yıllarda bu gelişim, otel zincirleri, seyahat acenteleri ve havayollarının ilerici bir yaklaşımla yükselmesine sebep oldu. Paket turlardaki çeşitlilik bunların yanı sıra spor ve sağlık etrafında dönen yeni ürünler iş hayatının sürekli seyahat etmesi ve grup toplantıları ve kongreler ve turizmin en önemli paydaşları oldular. Bugün turizm sektörü, uluslararası siyasi gündemin bir parçasını oluşturan birçok ülkede en büyük ekonomik liderlerinden biri haline geldi. Son yıllarda, düşük maliyetli uçuşlar ve online şirketler tarafından yönetilen alternatif konaklama yerlerinin varlığı ile turistlerin seyahat etmeleri çok daha kolay hale geliyor ve seyahat planlarını ve deneyimlerini beğenilerine göre tasarlayabiliyorlar.
Turizm sadece yerel ekonomiyi etkilemekle kalmıyor, aynı zamanda ziyaret edilen destinasyonların sosyal yapılarını, kültürünü ve yaşam tarzını da etkilemeye başlıyor. Turizm Kalite ve hizmette taviz vermeden sürdürülebilir olmasının yanı sıra, çevreye ve sakinlerinin yerel yaşam biçimine saygılı bir turizm bilinci geliştirerek çözümler sunmak üzerine olmalıdır.
O zaman yeni rotalar planlamaya devam dostlar...
Comments