top of page

Fast Food'un Atası Thermopolium

cokgezenhk

Yemek sadece yaşamın devamını sağlayan besinsel bir ihtiyaç değil, aynı zamanda insanın ve yaşadığı toplumun kimliğini ifade etme aracı, dinsel ve toplumsal anlamda nereye ait olduğunu ve kültürünü anlatmanın en önemli yollarından biri olmuştur tarih boyunca. Toplumsal değişim, bireylerin ve içlerinde yaşadığı toplumun tarihsel sıralama içinde her anlamda farklılaşması yeni gelen kültürlerle kaynaşmaları ve bu noktada yaşamın her alanında bunu hissettirmesi demektir.

Coğrafyaların lezzetlerinin başlangıç noktasının aslında yetiştirme üretme ve pazarlama gibi unsurlar olduğu aşinadır. Bu da o toplumun yaşam biçimini kültürünü ve hatta siyasi tercihlerine kadar yaşam standartlarını belirledi. Yemek Sosyolojisi kitabında Alan Breadsworth ve Teresa Keil’e göre, bireylerin yemek yeme eyleminin fizyolojik olan acıkma hissinden sosyolojik olan iştah yönelimi olgusuna dönüştüğünü belirterek, zamanla bireylerin iştah yöneliminde önemli değişiklikler yaşanabileceğini ifade etmektedir. Bireylerin çocukluktan yetişkinliğe ve yetişkinlikten yaşlılığa doğru ilerledikçe beslenme alışkanlıklarının vücudun ihtiyaçlarına ve kültürel beklentilerine göre değiştiği görülmektedir. Kısaca acıkma yerini iştaha kaptırmıştır.

Var olan yemek kültürünün aksine dünya üzerinde gelişen dalga ise Fast Food dediğimiz hızlı yemek ya da ayak üstü yemek kavramıdır sanırım. Bütün dünyanın ortak noktası son yüzyılda ortaya çıktığı kabul edilen bu ayaküstü atıştırma kültürüdür. Fast food yaygın olarak bilinenin aksine ilk defa ABD'de ortaya çıkmamıştır. Fast Food kültürü yüzyıllar öncesinin Avrupa'sına dayanmaktadır. 1598 Londra araştırmasında ve 1840 ve 1850 yıllarında İngiltere’de bu tarz yiyeceklerin yapıldığı biliniyordu.

Bugün kapılarında kuyruk olunan meşhur Steak House kültürü ise Orta Çağ döneminde Rusya'nın Baltık bölgelerinde özellikle Tatarlar olmak üzere birçok kabile tarafından yenilen bifteklerdir. Tatarlar bu lezzetli eti Hamburg limanında Almanlara tanıtmışlar, Almanlar ise bu eti kızarttıktan sonra soğan katarak tüketmeye başlamışlardır. Almanya'dan ABD'ye göçenler bu lezzeti oraya taşımışlardır.

Hadi biraz daha geriye gidelim dediğimizde ise Antik Roma çıkıyor karşımıza. İtalya’da antik Pompeii kentinde yapılan kazılarda tahmini olarak 2000 yıl öncesinde kullanılan ayak üstü atıştırma mekanı yani thermopolium ortaya çıktı. İsmin anlamı ise Thermo (sıcak) – Polium (yemek yeri) anlamına gelmektedir. Pompeii Antik kentin kuzeyindeki Regio V alanında yapılan kazılar sonucu ortaya çıkan yapıda kentte yaşayanlar tarafından ayak üstü birşeyler yemek ya da fakir insanlar tarafından bir şeyler atıştırmak ya da içmek için kullanılıyordu. Menü ise oldukça zengindi. Tuzlu balık, pişmiş peynir, mercimek, ekmek ve baharatlı şarap bulunuyordu.

Pompei kentinde yaklaşık 150'ye yakın thermopolium bulunmakta idi. Özellikle liman kentleri olmak üzere hemen hemen bütün roma kentlerinde bulunan thermopolium'lar cadde üzerinde bulunmakta ve mermer bir tezgah üzerinde de kapların oturtulduğu delikler yer almaktaydı. Bu deliklerin altlarında yanan ateş sayesinde, başka bir yerde pişirilip buraya getirilen yemeklerin bulunduğu kaplar sıcak kalabilmekteydi. Genelde ise mercimek, fasulye, bezelye gibi yemekler ve sıcak su ile karıştırılmış şarap satılmaktaydı.

Sonuç olarak fast food kültürü dediğimiz olgu 1950'lerin sonundan itibaren ABD tarafından sahiplenilmiş olsa da binlerce yıllık geçmişi olan bir Avrupa kültürü olduğunu belirtebiliriz.

Yemek üzerine son sözü ise Bernard Shaw söylerken hislerimize terüman olmuş:

‘’Yemek aşkından daha samimi başka bir aşk düşünemiyorum.’’



19 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Sor Bana Pişmanmıyım?

Başlangıç; Hz İsa’nın yanına zina yaptığı iddia edilen bir kadın getirilir. Toplum kadının suçlarını kabul edip idam edilmesini ister....

Comments


bottom of page