Geçtiğimiz yüzyıl boyunca Amerika Birleşik Devletleri, geniş ve kötü şöhretli hapishane sistemiyle ünlendi. Aslında Amerika, dünyadaki toplam mahkumların yüzde 25'i ile dünyanın en büyük cezaevi topluluğuna sahiptir. Hapishanelerin tarihi, Amerika Birleşik Devletleri tarihi ile yakından bağlantılıdır. 18. yüzyıldan önce, bugün bildiğimiz gibi hapishaneler Avrupa'da veya Amerikan kolonilerinde yoktu. 1773'te kurulan Walnut Street Hapishanesi, Amerika'daki ilk hapishane olarak kabul edilir ve kısa süre sonra onu 1797'de New York'ta Newgate hapishanesin yapımı izlemiştir. Bu hapishaneler çok uzun süreler açık kalmadı, ancak yeni hapishanelerin birçoğu için ilham kaynağı oldular. Bu gün bir çok diziye yada filme ilham kaynağı olmuş hapishanelerin çoğu, katı ceza sistemlerinde öncüydü ve sonunda dünyanın her yerindeki cezaevlerinde kullanılan cezalandırma tekniklerini ve biçimlerini geliştirdi. Bu tarihi cezaevlerinden bazıları bugün hala çalışır durumda, bazıları ise müze olarak kullanılıyor.
West Virginia Eyalet Hapishanesi 1876 yılında eyalette inşa edilen ilk hapishaneydi ve hapishanenin Gotik tarzdaki binası beklenen Fallout 76 video oyununun fragmanında yer aldığı için son yıllarda küresel ilgi gördü. Batı Virginia Eyalet Hapishanesi 1995 yılında kapandığından beri, bildirilen hayalet manzaraları nedeniyle popüler bir turistik cazibe merkezi olmuştur. Hapishane kurulduğu ve çalıştığı yıllar geçtikçe karanlık bir üne kavuştu. Hapishanede 36 cinayet işlendiği doğrulandı, dinlenme odası kumar, dövüş ve tecavüz için kullanıldı ve çok sayıda mahkum kaçtı.
San Quentin Eyalet Hapishanesi 1852 yılında inşa edilmiştir. Amerika'daki en kötü hapishanelerden biri olarak ün kazanmıştır. Hapishane, ülkedeki en çok ölüm cezasına ev sahipliği yapmıştır ve yasalara göre, tüm California infazları (hem erkek hem de kadın) San Quentin'de yapılmaktadır. San Quentin 1852'de açılmadan önce, California suçluları hapishane gemilerinde tutuluyordu. 1851'de devlet nihayet kalıcı bir hapishane kurmaya karar verdi ve ertesi yıl Point San Quentin yakınlarındaki 20 dönümlük arazi satın alındı. İlk mahkumlar, 14 Temmuz 1852'de gelecekteki San Quentin bölgesine geldiler ve ilk hücre bloğunu inşa etmekle görevlendirilip kendi hapishanelerini kendileri yaptılar. Yıllar boyunca San Quentin, Charles Manson, Randy Steven Kraft, Richard Chase ve Scott Peterson da dahil olmak üzere bir çok kötü şöhretli suçluya ev sahipliği yaptı.
Amerika tarihinin en kötü hapishanelerinin başında yer alan Philadelphia’da bulunan Doğu Eyalet Cezaevi 1829 yılında açıldı ve 1971 yılında kapandı. Hapishane kurulurken birtakım dernekler ve cemaatler gerçek yalnızlığın bir suçluyu iyileştirebileceğini düşünerek yapıyı buna göre inşa etmişlerdi. Bu sistem Amerika ve dünyada Pennsylvania Sistemi olarak tanındı. Buna göre her hücre, diğer mahkûmlar ve gardiyanlar arasındaki teması en aza indirmek için ihtiyaç duyulan her şeyi içinde barındırıyordu. Banyo, küçük yemek kapıları ve küçük bir egzersiz alanı. Bu sistem mahkûmların birbirlerine veya personele zarar vermesini engellemiş olsada, sonunda mahkûmlar genellikle deliriyordu. Sık sık isyan ve kaçışlara sahne olan hapishane 1971 yılında kapandı ve şu anda Müze olarak hizmet vermekte.
Sing Sing olarak bilinen Sing Sing Islah Tesisi, Amerika'daki en eski hapishanelerden sadece biri değil, aynı zamanda ülkenin en kötü şöhretli hapishanelerinden biridir. Hapishane günümüzde hala hizmet vermektedir ve yaklaşık 1,700 mahkum kalmaktadır."Sing Sing" adı, 1685 yılında arazinin satın alındığı Sintsink yerli Amerikan kabilesinden türetilmiştir ve bölge bu isimle anılmaktadır. Hapishanenin inşaatı 1825'te başladı ve 1828'de tamamlandı. Sing Sing, sert hapishanecilik ve dinsel kuralların olduğu sistemin somutlaşmış örneği olmakla kalmayıp, 1891 ve 1963 yılları arasında gerçekleşen 614 elektrikli sandalyeli infaz (8 kadın dahil) nedeniyle “Ölüm Evi” olarak da adlandırılmıştır. James Larkin'in yanı sıra Charles "Lucky" Luciano ve Louis "Lepke" Buchalter gibi mafya üyelerinin de dahil olduğu Amerikan tarihinin en kötü şöhretli mahkumlarından bazıları bu hapishanede kaldılar.
Auburn Islah Tesisi 1817'de açıldı ve o zamandan beri çalışmaya devam etmekte. Auburn hapishanesi, Amerikan ceza sisteminin ilk öncülerinden biri olarak kabul edilir. Cezaevi, mahkûmları tek tek hücrelere koyan ilk hapishaneydi. Aynı zamanda akıl hastalarını genel nüfustan ayıran ilk hapishaneydi ve 1890'da Auburn Islah Tesisi, dünyada bir mahkûmu elektrikli sandalyeyle idam eden ilk hapishane oldu. Bu tesisin ünü ise dünya çapındaki diğer cezaevlerinde uygulanan, şu anda Auburn Sistemi olarak bilinen sistemi geliştirmesiydi. Esasen, Auburn sistemi katı bir sessizlik politikası uygulayarak, mahkumlara çizgili üniforma giydirerek ve onları hapishane dükkanlarında çalıştırarak mahpusların benlik algılarını ortadan kaldırmak üzerine kuruluydu. Herhangi bir itaatsizlik kırbaç gibi fiziksel cezalarla mahkuma uygulanırdı. Sistem o kadar etkiliydi ki, Auburn Hapishanesini incelemek için dünyanın dört bir yanından cezaevi görevlilerinin ziyarete gelmesine yol açmıştır.
Aslında bir insanı ıslah etmekten daha çok yok etmek üzerine kurulu sistemler ve binaları yukarda yazılanlar. Adaleti cezaevi ya da mahkeme yaparak sağlayabileceğini düşünen bir kavramın gerçek ve sert yüzüdür bu hapishaneler. Gerçek anlamda suçluların olmadığı bir dünya imkansız gibi bir şey olsa
da, suçun ve suçluların en aza indirildiği toplumlar yaratmak bizim elimizde. Eğitim ve yaşadığımız dünyaya saygı gerçek rehberimiz olmalı dostlar..
Kommentit